denenem
|
16 Ağustos 2009 Pazar
|
0 comments
içinde "one's" sözcüğü bulunan bir deyim cümle içinde kullanılınca genellikle
"one' s" yerine bir mülkiyet sıfatı kullanılır. Bu durumda deyimdeki "one's"
buraya bir mülkiyet sıfatının geleceğini işaretet rniş olmaktadır. Örneğin,
to make up one's mind (birinin bir şahsın, bir kimsenin kararını vermesi) deyimindeki
"one's' yerine,
I make up my mind.
She makes up her mind.
cümlelerinde "my, her" mülkiyet sıfatları kullanılmıştır.
////////////////////////////////////////////////////
far away - Uzakta
China is far away. It's hard to get news.
Çin uzaktadır. Haber almak güçtür.
Is your house far away from here?
Eviniz buradan uzak mıdır?
The new school isn't far away.
Yeni okul uzak değildir.
to get married -
evlenmek She'll stop working when she gets married.
Evlenince çalışmayı bırakacak.
Ahmet and Ayşe will get married soon.
Ahmet'le Ayşe yakında evlenecekler.
Our teacher got married last month.
Öğretmenimiz geçen ay evlendi.
They have just gotmarried.
Henüz evlendiler
to be on fire -
yanıyor olmak, yanmak The house is on fire! Call for help!
Ev yanıyor! İmdat iste!
The cinema was on fire but the people left quietly.
Sinema yanıyordu ama halk sessizce terk etti.
Your coat is on fire.
Ceketiniz tutuşmuş.
The forest is on fire. Let's help them.
Orman yanıyor. Onlara yardım edelim.
to like... better -
daha fazla sevmek, tercih etmek I like oranges better.
Portakalları daha çok severim.
She likesAmerican cars betterthan German cars.
Alman arabalarından çok Amerikan arabalarını sever (tercih eder).
Which do you like better, pop music or classical music?
Hangisini daha çok seversin, pop müziği mi yoksa klasik müziği mi?
I like Turkish food betterthan German food.
Türk yemeklerini Alman yemeklerinden daha çok severim.
Filed Under:
Deyimler
,
ingilizce öğren
0 comments
Trackback URL | Comments RSS Feed